Öğretmenler Günü için Şiirler Kısa Öğretmenler Günü için Şiirler
Sizlere yeni ve değişik Kısa Öğretmenler Günü için Şiirler hazırlamaya çalıştık.. Sizde de burada olmayan farklı 24 Kasım Öğretmenler Günü için Şiirler varsa aşağıdaki yorum bölümünden gönderebilirsiniz..
Buyrun Öğretmenler Günü için Şiirler ;
Öğretmen
Dosttur o çalışanla, dosttur o yarışanla
Yarınlara el ele beraber koşanlarla,
Mutludur o, simsiyah saçları olmuşsa ak,
Dünden daha güçlüdür uyanırken her sabah.
Doğruya, güzelliğe, odur yolu gösteren
Odur hep geleceğe güvenle gülümseyen.
Bir ana, bir babadır çocuklara sunulan.
Odur eli öpülen, odur fedakâr insan.
Sarsılmaz bir inançla görevini sevmekte,
Ömrünü adamıştır milletine hizmette.
Ruhlara şekil veren, kafaları besleyen
Uygarlığa yürürken en öndedir öğretmen.
Nevin EMGEN
————–
Öğretmenim
Okumayı yazmayı,
Sayıları saymayı,
Güzel resim yapmayı,
Sensin bana öğreten.
Büyükleri saymayı,
Küçükleri sevmeyi,
Yurda hizmet etmeyi,
Sensin bana öğreten.
Kasabamı, köyümü,
Vatanımı, yurdumu,
Ulusumu, soyumu,
Sensin bana öğreten.
————-
Sevgili Öğretmenim
Geçen yıl bilmiyordum.
Ne okuma ne yazma.
Sönmez ışıklar tutan,
Siz oldunuz yoluma.
Bir yıl içinde bana,
Çok bilgiler verdiniz.
Anne sevgisi gibi
içimdedir sevginiz.
Vefa ÇAĞAN
———-
Türk Öğretmenine
Bazen ölüler yurdu korur,bazı da sağlar;
Göz nuru karışmazsa şahadet kanı ağlar,
Yoksulluğun ufkunda erirken bile mağrur,
Sensin o hazin nûr,O derin Nûr,O büyük nûr,
Hoşnutsun ,eğilmiş okuyorsun ,yazıyorsun;
Ey terli alın,ey Güneşin öptüğü insan.
Şöhret aramaz,şân aramaz,nâm aramazsın;
Cemiyetin omzunda da yokmuş kadar azsın;
İlmin sesi haykırmaz:İlim şarlatan olmaz.
Sessiz de seven yoksa vatanlar vatan olmaz.
Sen yurdunu,haykırmayarak gizli seversin,
Kalmışsa eğer,ömrümü Tanrı’m sana versin
MİTHAT CEMAL KUNTAY
————
Ben Bir Öğretmenim
Ben bir öğretmenim
Okulların birinde
Duymayı, düşünmeyi öğretirim.
Derslerimde…
Bir söz yağmurudur, ders dediğin de,
İnsan göklerinden, rahmet yerine,
Kitaplar dolusu yağar da yağar…
Benim çocuklarım bu bahçelerde,
Bu yağmur altında ıslanmadalar.
Bir yağmur sonrası gelin seyredin,
Her taraf tepeden tırnağa bahar…
Bulutsuz masmavi dünyalarına,
Sevginin, sevincin güneşi doğar.
Böyle çocuklarla dolar her yanım,
Çocuklar kardeşim,
Çocuklar arkadaşım,
Canım?
Onlarda toplanmıştır
Geçip giden zamanım,
Bir parıltı görsem gözlerinde,
Bilgiden, anlayıştan yana,
Bir hal olur bana…
Zannedersiniz ki,
Dünyalar benim?
Çocuklar, kitaplar, yazı tahtası
Enine boyuna bütün zamanlar,
Dört duvar arası bir dershanede,
Her dinden her dilden gelmiş insanlar.
Bizimle konuşur hayal ederler,
Bağlanırız kalırız kendilerine.
Hikaye anlatır, şiir söylerler,
Mutluluk üstüne, ümit üstüne?
M.Gündüz GÖKTÜRK
—
ÖĞRETMENİME
Bilgi demetleri sun, yine bana,
Yine yalçın dağlar ötesinden gel…
Işık saç, erdem ver, sisli dünyama,
Yine altın çağlar ötesinden gel…
Aydınlığa giden sonsuz yollardan,
Tomurcuklar açan yeşil dallardan,
Bahçedeki taze, solmaz güllerden,
Baharlarla bağlar ötesinden gel…
Fecri müjdeleyen yıldızdan, aydan,
Uzat maviliği şeffaf saraydan
Buketler dererek bize uzaydan,
Göklerden al tuğlar ötesinden gel.
Milletime doğan şafaklarla şen,
Şehitler yatağı topraklarla sen,
Irkıma şen veren bayraklarla sen
Tarihler, otağlar ötesinden gel….
Süleyman ÖZBEK
—
ÖĞRETMENİM
Güler yüzlü öğretmenim,
Bir tanesin, canım benim.
Masallarla bilmeceler,
Anlatırsın neler neler…
Kalemimi tutamazken
Kitabımı açamazken
Bir de baktım yazıyorum,
Sular gibi okuyorum.
Çalışıp iyi olmayı,
Koşup el ele vermeyi,
Bu güzel yurdu sevmeyi
Sen öğrettin öğretmenim.
Bizde pek çok emeğin var,
İçimizde çok yerin var
Yetiştirdin hepimizi,
Ver öpelim elinizi
Süleyman KARAGÖZ
—
ÖĞRETMENİM
Öğretmenim,
Canım benim!
Seni ben pek
Çok severim.
Sen bir ana,
Sen bir baba,
Her şey oldun
Artık bana
Gözüm sende,
Gönlüm sende.
Okut, eğit
Beni sen de
Okut, öğret
Ve nihayet
Yurda yarar
Bir insan et!
Rakım ÇALAPALA
—
ANA GİBİ, BABA GİBİ
Öğretmenim bilir misin
Seni nasıl sevdiğimi?
Sorsan bana nerde yerin
Gösteririm ben kalbimi
Ana değil, ana gibi;
Baba değil, baba gibi
Öğretmenim ben de sevgin
Can içinde bir can gibi…
Hüseyin DÜZBASAN
—
SİZİ GÖRÜNCE
Sizi görünce;
Eriyor yüreğimdeki buzlar,
Yüzümde çiçekler açıyor birden.
Zamanı süzüp içtiğim,
Ilık yaz akşamlarını hatırlıyorum
Kehribar tanesi gözlerinizden.
Durdu ŞAHİN
—
SÖZ VERDİM ÖĞRETMENİME
Öğretmenim, babam, ana kucağım
Okulum, ilim, şehrim, bucağım
Sınıfımsa, evim, barkım, ocağım
Söz verdim öğretmenime
BÜYÜK ADAM OLACAĞIM.
Yeteri kadar çalışacağım,
Rakibimle yan yana yarışacağım,
Elbette aralarına karışacağım
Söz verdim öğretmenime
BÜYÜK ADAM OLACAĞIM
Yükselmeli insan dalında
Göstermeli becerisini cihanda
Çalışkanlık belli olur simada
Söz verdim öğretmenime
BÜYÜK ADAM OLACAĞIM
Zeynep Kamil İlköğretim Okulu
—
ÖĞRETMEN
Dosttur o çalışanla, dosttur o yarışanla
Yarınlara el ele beraber koşanlarla,
Mutludur o, simsiyah saçları olmuşsa ak,
Dünden daha güçlüdür uyanırken her sabah.
Doğruya, güzelliğe, odur yolu gösteren
Odur hep geleceğe güvenle gülümseyen.
Bir ana, bir babadır çocuklara sunulan.
Odur eli öpülen, odur fedakâr insan.
Sarsılmaz bir inançla görevini sevmekte,
Ömrünü adamıştır milletine hizmette.
Ruhlara şekil veren, kafaları besleyen
Uygarlığa yürürken en öndedir öğretmen.
Nevin EMGEN
—
BAŞÖĞRETMEN
Atatürk benim,
Başöğretmenim,
Ne öğrendimse,
Ondan öğrendim.
Yenilikleri,
Hep o düşünmüş,
Milleti için,
Ağlamış, gülmüş.
Çocuk kalbimle,
İlk onu sevdim,
Atatürk benim,
Başöğretmenimdir.
Tarık ORHAN
——-
SEVGİLİ ÖĞRETMENİM
Sevgili öğretmenim,
İnan sen bir ışıksın.
Yanarsın gece gündüz.
Aydınlatırsın bizi.
Doğruyu, güzeli,
Bize sen öğretirsin.
Vatanıma sevgiyi,
Kalbimize sen korsun.
Çevreni aydınlatır,
Bir mum gibi erirsin.
Anne – baba gibisin,
Bizi, bağrına hep basarsın.
Fethi BOLAYIR
—
ÖĞRETMENİN ÖYKÜSÜ
Ben, köy öğretmeniyim,
Dağ başında bulutların altında.
Toprak kokar ellerim,
Pantolonumda çamur lekesi var.
Pis değil ki, vatan toprağı kokar,
Kars’tan Edirne’ye kadar.
Geceleri mum yakarım odamda,
Yarın dokuz Ekim,
Köyde bayram var.
On beş kız, yirmi erkek kaydettim.
Tüm anadolu’ya selamları var.
Henüz kara tahtam yok,
İlk harfleri tanelerle yazdırttım.
Aydınlık A’dan başlayacak
O. Köksal MEMİŞ
—
ÖĞRETMENİM
Ben,
Seni ilk defa
Okul duvarının dışından
Okula gitmezken tanıdım.
Kirli suratım, karışmış saçlarım
Çapaklanmış gözlerimle
Hep sana bakardım…
Anasızlığımın özlemini
Senin çocuklarla ilgilenmenle
Kapardım…
Okula başladığımda,
Cızlavat lâstik ayakkabılarımın içinde
Donarcasına ıslanmış ayaklarımı,
Sıcacık bakışlarınla kurutur
Bana bir kerecik dokunman için
Her türlü yaramazlığı yapardım…
Ben,
Sevdalarımın en büyüğünü
Sana bakarak yaşadım…
Sevgili öğretmenim.
Ragıp SARI
——-
ÖĞRETMEN
Dosttur o çalışanla, dosttur o yarışanla
Yarınlara el ele beraber koşanlarla,
Mutludur o, simsiyah saçları olmuşsa ak,
Dünden daha güçlüdür uyanırken her sabah.
Doğruya, güzelliğe, odur yolu gösteren
Odur hep geleceğe güvenle gülümseyen.
Bir ana, bir babadır çocuklara sunulan.
Odur eli öpülen, odur fedakâr insan.
Sarsılmaz bir inançla görevini sevmekte,
Ömrünü adamıştır milletine hizmette.
Ruhlara şekil veren, kafaları besleyen
Uygarlığa yürürken en öndedir öğretmen.
Nevin EMGEN
———
Biricik Öğretmenim
Öpmek istiyorum hep o şefkatli elleri.
Yerimde sayıyordum alıp geçtin ileri.
Bana hep sen öğrettin o güzel bilgileri.
Benim bilgi kaynağım, sevgili öğretmenim.
Hep okulda geçirsem günleri, geceleri,
Daha erken öğrensem harfleri, heceleri.
Sende saklı bulunan o güzel bilgileri,
Ben de almak isterim biricik öğretmenim.
İstemez oldum artık vefasız geceleri.
Hep sınıfımda olsam, okusam heceleri.
Atamın önerdiği olmam istenen yeri,
Bana sen hazırladın biricik öğretmenim.
Hakkı ÇEBİ
———-
Biz Öğretmeniz
Bu vatan,bu millet,bu bayrak için,
Herkese doğruyu anlatmak için,
Karanlıkları aydınlatmak için,
Çağdaş Türkiye’nin hizmetindeyiz.
Türlü bahçelerin bahçıvanıyız,
Çileli hayatin cefakarıyız,
Biz cehaletin bas düşmanıyız,
Milli Eğitimin neferleriyiz.
Karda kışta,yağmur çamurda,
Bizi her gün bekleyen var okulda,
İlim irfan için biz bu uğurda,
Ulu önder Ata’nın elçileriyiz.
İnkılaplarınla ilkelerinle,
Gururluyuz Atatürk’üm seninle.
Gençliğe duyduğun tam güveninle,
Ülkemize hizmet seferindeyiz.
Ne mutlu temelde harcımız varsa,
Öğrencilerimiz bunu anlarsa,
Türkiyemin geleceği onlarsa,
Bu kutsal görevin bilincindeyiz.
Bizimle yeşerir her taze beyin,
Bu ülkede mimariyiz her şeyin.
Bize öğrencisiz hayat demeyin,
Biz onlarla,kanım canım gibiyiz.
Özveriliyiz her isimizde,
Hoşgörü sabır var görevimizde.
Uygarlık yolunda her günümüzde,
Bas öğretmen ATAM hep izindeyiz.
Adnan AYAZ
Kaledibi iöo/Matematik öğretmeni
——
BAŞÖĞRETMEN
Atatürk benim,
Başöğretmenim,
Ne öğrendimse,
Ondan öğrendim.
Yenilikleri,
Hep o düşünmüş,
Milleti için,
Ağlamış, gülmüş.
Çocuk kalbimle,
İlk onu sevdim,
Atatürk benim,
Başöğretmenimdir.
Tarık ORHAN
——
DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Bütün çiçekleri getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,
Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer
Bütün köy çocuklarını getirin buraya,
Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim,
Getirin, getirin… ve sonra öleceğim.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Kır ve dağ çiçeklerini istiyorum.
Kaderleri bana benzeyen,
Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları,
Geniş ovalarda kaybolur kokuları…
Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri,
Hepinizi, hepinizi istiyorum, gelin görün beni,
Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Ben bir köy öğretmeniyim, bahçıvanım,
Ben bir bahçe suluyorum gönlümde,
Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden
Ne güller fışkırır çilelerinde,
Kandır, hayattır, emektir benim güllerim
Korkmadım, korkmuyorum ölümden,
Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
En güzellerini saymadım çiçeklerin,
Çocukları, öğrencilerimi istiyorum
Yalnız ve çileli hayatımın çiçeklerini,
Köy okullarında açan, gizli ve sessiz,
O bakımsız ama kokusu eşsiz çiçek.
Kimse bilmeyecek seni, beni kimse bilmeyecek
Seni, beni yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Okulun duvarı çöktü altında kaldım,
Ama ben dünya üstündeyim, toprakta.
Yaz kış bir şey söyleyen sonsuz toprakta,
Çile çektim, yalnız kaldım, ama yaşadım.
Yurdumun çiçeklenmesi için, daima yaşadım,
Bilir bunu bahçeler, kayalar, köyler bilir.
Şimdi ustum, örtün beni, yatırın buraya,
Dünyanın bütün çiçeklerini getirin buraya.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Afyon ovasında açan haşhaş çiçeklerini,
Bacımın suladığı fesleğenleri,
Köy çiçeklerinin hepsini, hepsini,
Avluların pembe entarili hatmisini,
Çoban yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın,
Aman Isparta güllerini de unutmayın,
Hepsini, hepsini bir anda koklamak istiyorum
Getirin, dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Baharda Polatlı kırlarında açan,
Güz geldi mi Kop dağına göçen,
Yürükler yaylasında, Toroslarda eğleşen,
Muş ovasından, Ağrı eteğinden,
Gücenmesin, bütün yurt bahçelerinden
Çiçek getirin, örtün beni,
Eğin türkülerinin içine gömün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Ben mezarsız yaşamayı diliyorum,
Ölmemek istiyorum, yaşamak istiyorum,
Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın,
Tarumar olmasın istiyorum, perişan olmasın,
Beni bilse bilse çiçekler bilir dostlarım,
Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim,
Çiçeklerde açar benim gizli arzularım.
Ceyhun Atuf KANSU
—–
SEVGİLİ ÖĞRETMENİM
Sevgili öğretmenim,
İnan sen bir ışıksın.
Yanarsın gece gündüz.
Aydınlatırsın bizi.
Doğruyu, güzeli,
Bize sen öğretirsin.
Vatanıma sevgiyi,
Kalbimize sen korsun.
Çevreni aydınlatır,
Bir mum gibi erirsin.
Anne – baba gibisin,
Bizi, bağrına hep basarsın.
Fethi BOLAYIR
——
ÖĞRETMENİM BEN
Dağların arasında, bayırında, düzünde
Yine bir başkayım ben Öğretmenler gününde
Boy boy çiçeklerim var, umut var gözlerinde
Öğretmenim diyorum, korkmak yakışmaz bana
Kara tahta önünde duruşun yeter bana.
Ekmeğim olmuşsun sen, okyanusum, limanım
Okuttuğum kitapsın, damarımdaki kanım
Sen bir beden değilsin, hakka yürüyen canım
Öğretmenim diyorum, para pul sorma bana
En büyük bahtiyarlık gülüşün yeter bana.
Öğretmenim bir mumum, ışıdıkça eririm
Tek başına neyim ki, seninle ben büyürüm
Mevlana aşığıyım, herkesi bir bilirim
Öğretmenim diyorum, seni sorsunlar bana
Allah’ın emaneti varlığın yeter bana.
Ana, baba, arkadaş, sırdaşın ben olmuşum
Sabah sekiz akşam beş seninle yoğrulmuşum
Cehaletle savaşta kendimi unutmuşum
Öğretmenim diyorum, uykuyu sorma bana
Muhammed’in aşkına bakışın yeter bana.
Yarınlarda insanlık seninle yücelecek
Kardeşlik tohumları, umutlar yeşerecek
O tertemiz dünyanda sevgiler büyüyecek
Öğretmenim diyorum, yaşın fark etmez bana
Yeter ki bir çağır sen, yine koşarım sana.
Fatih TAN
——-
ÖĞRETMENİM
Küçük bir çocukken geldik yanına,
Kucakladın bizi sardın canına,
Sevgiyi saygıyı kattık şanına,
Okuryazar olduk ilk öğretmenim.
Tüm bildiklerini bize öğrettin,
Millete faydalı bireyler ettin,
Kalemi kılıçtan çok keskinlettin,
Çareler ürettin sen öğretmenim.
Ödevler yaptırıp asıl talibe,
İmkân hazırlayıp her bir talep’e,
Feraset gösterip seçtin talebe,
Sanatkâr adayı hep öğretmenim.
Edebiyatla Din Tıp Filoloji,
Tarih Fizik Kimya ve Biyoloji,
İktisatla Sanat ve Sosyoloji,
Bilimden yelpaze sen öğretmenim.
İstikbale giden bilgi selinde,
Kitaplık dolusu her eserinde,
Derin ilim varken ana dilinde,
Neye başka talep var öğretmenim.
Vatan bir okulsa ilk nöbettesin,
İlim denizinde hep seferdesin,
Kutsal mesleğinle gönüllerdesin,
Benim de gönlümü al öğretmenim.
Saymakla tükenmez faziletlerin,
Zamanen ödenen o bedellerin,
Kıvancındır üstün talebelerin,
İftihar ediniz siz öğretmenim.
Atam sen de dahi bir öğretmendin,
Bütün yenilikler senin eserin,
Layık insanlarda bil şaheserin,
Büyük Atatürk’üm başöğretmenim.
İSTANBUL
Zeki İ.KIZILIŞIK
——-
ÖĞRETMEN
Dosttur o çalışanla, dosttur o yarışanla
Yarınlara el ele beraber koşanlarla,
Mutludur o, simsiyah saçları olmuşsa ak,
Dünden daha güçlüdür uyanırken her sabah.
Doğruya, güzelliğe, odur yolu gösteren
Odur hep geleceğe güvenle gülümseyen.
Bir ana, bir babadır çocuklara sunulan.
Odur eli öpülen, odur fedakâr insan.
Sarsılmaz bir inançla görevini sevmekte,
Ömrünü adamıştır milletine hizmette.
Ruhlara şekil veren, kafaları besleyen
Uygarlığa yürürken en öndedir öğretmen.
Nevin EMGEN
———-
Köy Öğretmeni
Ben bir köy öğretmeniyim,
Alnımda ışık,
Gözlerimde nur…
Alıp götürmeyin beni şehirlere,
Götürmeyin ne olur.
Bir köy öğretmeniyim,
Katıksız duygular içinde yaşarım.
Çıplak ayaklar basar yüreğime,
Onları tutar, okşarım.
Bir köy öğretmeniyim,
Çaresizlik ekmeğim, keder gözyaşım,
Umut ve sevgiyim çarpan kalplerde,
Dağlardan daha çok yücedir başım.
Ben bir köy öğretmeniyim,
Evlerde motif, dillerde destan
Gölgesi düşer ay-yıldızın üstümüze,
Ve gönüllerde büyür vatan.
Göktürk Mehmet UYTUN
Bir yanıt yazın