Millet şiirleri sayfası – Millet ve vatan için yazılmış en güzel anlamlı millet şiirlerini sizler için hazırladık. Buyrun millet şiirleri:
Birlikten Kuvvet Doğar
Birlikte millet yapar,
Yaşar hakka tapanlar.
Her zaman zorluğu aşar,
El birliği yapanlar…
Bir elin sesi çıkmaz,
Topluluktan bıkılmaz.
Bu amaçta, bu yolda
Birleşenler yıkılmaz…
Kolay kolay sökülmez,
Perçinleşen bükülmez.
Birleşirse milletler,
Boş yere kan dökülmez…
Kuvvet doğar birlikten,
Düzenlikten, dirlikten…
En çetin düşman yılar,
Böyle beraberlikten.
—————-
Bu Millet Yaşar
Bizim süvarimiz amma da ata biner
Ayağı yere değer, başı göğe değer
Bizim piyademiz yola yeğin gider
Bastığı toprağı ezer
Bizim topçumuzun narası hay babam hay
Gülleden beter
Sağdıçlarım, sizin gibi yiğitleri oldukça
Bu millet yaşar
CAHİT KÜLEBİ
—————-
Bu Vatan Kimin ?
Bu vatan, toprağın kara bağrında
Sıradağlar gibi duranlarındır;
Bir tarih boyunca, onun uğrunda
Kendini tarihe verenlerindir…
Tutuşup: kül olan ocaklarından,
Şahlanıp: köpüren ırmaklarından,
Hudutlarda gaza bayraklarından,
Alnına ışıklar vuranlarındır…
Ardına bakmadan yollara düşen,
Şimşek gibi çakan, sel gibi coşan,
Huduttan hududa yol bulup koşan,
Cepheden cepheyi soranlarındır…
İleri atılıp sellercesine,
Göğsünden vurulup tam ercesine,
Bir gül bahçesine girercesine,
Şu kara toprağa girenlerindir…
Tarihin dilinden düşmez bu destan:
Nehirler gazidir, dağlar kahraman,
Her taşı bir yakut olan bu vatan,
Can verme sırrına erenlerindir…
Gökyay’ım ne yazsan ziyade değil,
Bu sevgi bir kuru ifade değil,
Sencileyin hasmı rüyada değil,
Topun namlısında görenlerindir…
Orhan Şaik GÖKYAY
—————-
Vatan Destanı
(Millî Marş güftesi için yazılmıştır)
O kadar dolu ki toprağın şanla,
Bir değil sanki bin vatan gibisin,
Yüce dağlarına çöken dumanla,
Göklerde yazılı destan gibisin.
Hep böyîe bulutlar içinde başın,
Hilâli kucaklar her vatandaşın.
Geçse de asırlar, tazedir başın,
O kadar levendsin, fidan gibisin.
Çiçeksin, bayılır kuşlar kokundan,
Her dalın bir yay ki zümrüt okundan.
Müjdeler fısıldar Ergcnekon’dan:
Bu sese gönülden hayran gibisin.
Ey bütün cihana bedel Türk ili,
Açtığın cenklerin yoktur evveli.
Tarih bir nehir ki coşkundur seli,
Sen ona nisbetle umman gibisin.
Bir yandan hep böyle taştın, köpürdün
Bir yandan cefalı bir ömür sürdün.
Fakat ne derece ezildinse dün,
Şimdi yine tunçtan kalkan gibisin.
Bir insan nihayet kemikle ettir,
Bu et, bu kemiğe can hürriyettir.
En büyük hürriyet cumhuriyettir,
Demek ki şimdi sen bin can gibisin.
Ey ana toprağı, Ey Anadolu,
Açıldı önünde türklüğün yolu.
Hamdolsun her yanın bereket dolu,
Cennette bir yeşil meydan gibisin.
Yeni bir ay ördün al bayrağına,
Girdin en sonunda irfan bağına,
Medenî hayatın nur ırmağına,
Ezelden susamış ceylan gibisin…
Halid Fahri OZANSOY
—————-
Vatan Diye
Öğretmenim bir iz bırak
Coşsun kalpler vatan diye
Gelin sevgi ağı kurak
Coşsun kalpler vatan diye
Öğretmenim göster yollar
Çiçek açsın kuru dallar
Hizmet için bütün kollar
Taşsın kalpler vatan diye
Gönderiyor baba ana
Öğretmenim kana kana
İlim irfan öğret bana
Pişsin kalpler vatan diye
Öğretmenim işle beni
Nakış nakış ilim yeni
Vatan millet sevgisini
Koşsun kalpler vatan diye
—————-
Vatan İçin
Bir çığ olduk koptuk Orta Asya’dan,
Bu ülkü, bu bayrak, bu toprak için…
Coştukça kaynadı, damarlarda kan,
Bu ülkü, bu bayrak, bu toprak için…
Irmaklar misâli coşup, taşmışız,
Küheylanla Altaylar’dan aşmışız.
Zaferlerden zaferlere koşmuşuz,
Bu ülkü, bu bayrak, bu toprak için…
Şehit dolu toprağımız, taşımız,
Eğilmedi, eğilemez başımız.
Ezelden ebede sürer koşumuz,
Bu ülkü, bu bayrak, bu toprak için…
Türk’üz adımız var, şanımız kadar,
Her gün ufkumuzdan bin şimşek çakar.
Bu millet isterse, cihanı sarsar,
Bu ülkü, bu bayrak, bu toprak için…
Süleyman ÖZBEK
—————-
Yurt Duyguları
Düşmez yere hâşâ, o bizim bayrağımızdır,
Bir fecr olarak doğmadadır her dağımızdan.
Ay yıldız o mazideki bir süstür, emin ol,
Atîde güneşler doğacak bayrağımızdan.
Altında yatarken de bizimdir yerin üstü,
Bir kal’a olur toprağımız vecde gelir de;
Dağlar, kayalar göğsümüz üstünde tepinse,
Düşmanları biz ram ederiz kan kesilir de.
Deryaları kan, taşları bitmez kemik olsa,
Bir son nefesin aynı olup bitse nesîmi,
Ölmez bu vatan, farz-ı muhal ölse de hattâ
Çekmez kürenin sırtı o tâbût-ı cesîmi.
Mithat Cemal KUNTAY
—————-
Bir Millet Uyanıyor
Tarihe isim yazmış
Çağ kapayıp, çağ açmış
Nice destanlar yazmış
Bir millet uyanıyor
Bayrağına sevdalı
Yurduna candan bağlı
Dipten derin dalgalı
Bir millet uyanıyor
Sağ benimdir sol benim
Kenetlenmiş milletim
Kork yine emperyalizm
Bir millet uyanıyor
Bayrağına sevdalı
Yurduna candan bağlı
Dipten derin dalgalı
Bir millet uyanıyor
Nüfusu genç dinamik
Ufku açık başı dik
Her biri bir mehmetçik
Bir millet uyanıyor
Bayrağına sevdalı
Yurduna candan bağlı
Dipten derin dalgalı
Bir millet uyanıyor
Dün kardeştik bugünde
Yarında kardeş yine
El ele ileriye
Bir millet uyanıyor
Bayrağına sevdalı
Yurduna candan bağlı
Dipten derin dalgalı
Bir millet uyanıyor
Gücümüze güç katan
Parola Namus Vatan
Sen rahat uyu Atam
Bir millet uyanıyor
Bayrağına sevdalı
Yurduna candan bağlı
Dipten derin dalgalı
Bir millet uyanıyor
—————-
Bir millet istiyorum
Birbirine kenetlenmiş bir millet istiyorum
Her türlü bölücü tezgahlara rağmen
Dimdik ayakta duran bir millet…
İnce duygulu bir millet istiyorum
Bir vatandaşı öldü diye tüm ülkede yas ilan eden
Kısacası insana insan olduğu için önem veren bir millet…
İnaçlı bir millet istiyorum
İbadetlerinde zirve yapmış
Ahlak ve erdemliliğin abidesi bir millet…
Dürüst bir millet istiyorum
Faizi ve kumarı hudutlarının dışına atan
Tüm mülkünü kardeşleriyle paylaşan bir millet…
Tefekkür sahibi bir millet istiyorum
Bir elinde kağıt bir elinde kalem
Allah’ın mucizelerini kayda geçen bir millet…
Dindar bir millet istiyorum
Sakat olduğu halde sürünerek mabedine giden
camilerini yatmak için değil kulluk için kulunlan bir millet…
ve bir millet istiyorum tüm yolları İslam hoşgörüsü ve kardeşliğe çıkan
medeniyetler medeniyeti imar eden bir millet
—————-
Ergenekon’dan Çıkış
Ergenekon’dan çıkıp dört bir yana
Turan illerinden bir millet yürür
Anadan doğar biner kıratına
Geçmişten bugüne bir millet yürür
Cenge çıkınca rüzgârla yarışır
Gobi çölü toz dumana karışır
Vatan için göz kırpmadan savaşır
Şol Çin üzerine bir millet yürür
Attila ordusu Ural’dan akar
Kavimlerin hepsi önünden kaçar
Aşılmaz bentleri sel olur yıkar
Roma üzerine bir millet yürür
Alparslan’ım düşmana korku salar
At üstünde beş vakit namaz kılar
Tek yüce yaradana avuç açar
Malazgirt’e şanlı bir millet yürür
Kosova’da fırtınalar estirir
Karşı çıkana haddini bildirir
Şehadet öncesi tekbir getirir
Balkan dağlarına bir millet yürür
Ne güzel söylemiş yüce peygamber
O askerler ne güzeldir demişler
Fetih uğruna edilmiş yeminler
Bizans üzerine bir millet yürür
Sînâ çölünü iki günde aşar
Yavuz selim tesbih gibi gürz sallar
Nil boylarında şimşek gibi çakar
Mısır ülkesine bir millet yürür
Genç Osman’a çocuk derdi askerler
Henüz yaşı onbeş en önde gider
Allah Allah deyince yer gök inler
Bağdat diyarına bir millet yürür
Aynı anda yedi yerde savaşır
Yedi düvelin kafası karışır
Yiğitlikte birbiriyle yarışır
Düşman üzerine bir millet yürür
Çanakkale önünde İngilizler
Yetmedi Fransız, Anzak, Hintliler
Ölümü göze aldı Mehmetçikler
Cennet-i âlâya bir millet yürür
Gazi ata binmiş Samsun’dan gelir
Doğuda destan yazar Karabekir
Sakarya’da düşman esir edilir
Yunan üzerine bir millet yürür
Orta Asya’da adı koca Göktürk
Karabağ’da Oğuz İçel’de Yörük
Kerkük’te Türkmen Anadolu’da Türk
Gelecek çağlara bir millet yürür
Bir yanıt yazın