Bu sayfada acıklı sözler, damar acıklı yazılar, ağır acıklı laflar ve bu konularla ilgili alıntılar yazılmıştır.
Sen istediğin kadar sakla, gündüze sar biriktirdiğin geceleri. Ben beni sevmediğini güneşten öğrendim. Ve sen benim seni sevdiğimi, biri seni sevince anlayacaksın.
Hayat olduğu gibidir, olmasını istediğin gibi değil.
“Sevmek güzeldir; bir daha sevmemek daha güzeldir.” – Paul Géraldy
Paslı bir kurşundu aşk. Öleceğimi bile bile vuruldum.
“O bensizliği göze aldıysa, ben onsuzluktan bir şey kaybetmem.” – Nazım Hikmet
“İki insan ayrılırken, acıklı konuşmayı aşık olmayan yapar.” – Marcel Proust
“Genç bir karamsarın görüntüsünden daha acıklı bir görüntü olamaz.” – Mark Twain
Aşk, sen başkasın ile başlar. Hepiniz aynısınız ile biter.
“En yüksek dağlara tırmanan kimse, bütün acıklı oyunlara, acıklı yaşayışlara güler.” – Friedrich Nietzsche
Acıyla dolmuş her aşk, çabuk solar.
Başka bir şey istemedim ki, ben sadece seninle yaşlanmak istedim.
Bazen herkes gider, sadece keşkeler kalır seninle.
Seni tanıdığımda hayatım anlam kazandı. Sen varsan her şey tamam, sen yoksan her şey yalan.
Kimseyi sana soğuk davranınca gözlerin dolacak kadar sevme.
Aşk insanın hem dostu hem de düşmanıdır. İnsanı onun gibi yıkan, onun gibi sevindiren, bir şey daha yoktur.
Ve ben artık kimsenin yürekten samimi olacağına inanmıyorum.
Ne güneşi istiyorum karanlığıma, ne de yıldızları istiyorum gece yarılarında. Çok değil bir tek seni istiyorum yalnızlığıma.
“İnsan asla aynı duyguyu tekrarlayamaz.” – Oscar Wilde
“Oysa bizim bütün güzelliğimiz, yaşadıklarımızla düşündüklerimiz arasındaki acıklı çelişkinin yansımalarından ibaretti.” – Oğuz Atay
“Kalp tuhaf bir canavardır ve mantık tarafından yönetilmez.” – Maria V. Snyder
“Hayatta en zor şey; insanın kendi kendini teselli etmek zorunda kalmasıdır. Hayatta en acıklı şey, zor zamanlarda tutacak bir el bulmamaktır.” – William Shakespeare
“Duygusal olarak nasıl tepki vereceğiniz her durumda bir seçimdir.” – Judith Orloff
Bütün resimler sana benziyor. Bütün aynalarda sen varsın. Şimdi sigaramsın dudaklarımda, biraz sonra bir kağıt ve aksam içtiğim içki olacaksın.
Sevgim sınırsız ama anlayabilene. Dostluğum sonsuz ama paylaşabilene. Sen harikasın ama benim olduğum sürece.
Kapatıyorum gözlerimi, karanlığa doğru bakıyorum, seni görüyorum karanlıkta. Açıyorum gözlerimi birden kayboluyorsun. İşte o zaman ben gidiyorum karanlığa doğru sessiz ve sensiz.
Aşkımızı ben mi yazdım senin gönül defterine? Şimdi soruyorsun bunlar doğrumu diye. Bana sorma, bana sorma bundan sonra.
Bir gün sıyrılacağız olup bitenlerin arasından. Anılar kalacak. Anılar eritecek içimizi. Belki de kavuşacağız. İmkansızım sonsuza kadar.
Öfkeni yapraklara yaz sonbaharda dökülsün, derdini rüzgara yaz estikçe uzaklara götürsün, sevgimi kalbine yaz öldüğünde seninle gömülsün.
Büyük aşklar engeller karşısında yok olup gitmeyen bir o kadar büyüyerek bir çığ halini aşan aşklardır. Benim aşkımda bunlardan biri yüreğim ve sen bir bütünsün bunu unutma.
Bir romandın okuyup da bitiremediğim, bir hayaldin yalvarıp da hükmedemediğim, bir sendin merhaba deyip elveda diyemediğim. Tek bildiğim var oda seni özlediğim.
Gecenin sessizliğini dinle içinde beni bulacaksın. Karanlığa bak yüzümü göreceksin. Elini kalbine koy, gözlerini kapa, ruhumu yolluyorum birazdan öpüleceksin.
Ne haz var senden ayrı ne bir tat senden öte. Bir yüzünü görmek bile değer bin bir zahmete. Vereceğin her acı gönülden kabulümdür. Sendeki cehennemi değişmem bin cennete.
Bir bakışın manası hiç bir sözde yok. Bir bakış bazen zehir bazen şifa verir. Bir bakış bir bakışı aslından emin eder. Unutma bir tanem sevenler daima gözleriyle yemin eder.
İki kıyı gibiyiz. Bizi ayıran deniz aslında tek bağımız. Senin üstünden geçen bulut benim yağmurum. İki kıyıyız hep biraz uzak ama sonsuza dek bir arada.
Dünyada hiç kimse için ağlamaya değmez, değende ağlatmaz zaten. Eğer bir gün ağlarsan, başını dik tut ki göz yaşların ağladığın insan kadar alçalmasın.
Ya sözlerin aklımda yada aklım adında. Ya hayalin karşımda yada sesin kulağımda. Ya ben çıldırıyorum yada çok özlüyorum. Ya özlemek çok güzel yada özlenen çok özel.
Öyle zor ki düşüncelerimi söyleyememek, öyle zor ki gece uyumadan hep seni düşünmek, öyle zor ki gözlerine bakıp da seni seviyorum diyememek.
Seni saçaklarda titreyen bir serçenin kanat çırpası kadar masum ve bir annenin duası kadar içten seviyorum bir tanem. Seni çok ama çok seviyorum.
Gülmek için mutlu olmayı bekleme, belki mutluluk gülüşünde saklıdır. Sakın ağlayayım deme, belki bir yerde bir tek gülüşün için yaşayan biri vardır.
Güneş alev alev yanıp parlasa bile unutmayacağım seni kül olana kadar. Beni kırıp incitsen bile dost bileceğim seni sonuna kadar.
Birine verilecek değer, uğruna feda edilebileceklerle ölçülebiliyorsa aç gözlerini etrafına bak. Gördüğün her şeyi feda edebilirim. Ama sakın aynaya bakma.
Sana yüklediğim anlamları senmişsin gibi düşünme aldanırsın. Sen o anlamlarla sadece bende varsın. Ben seviyorsam sen bahanesin.
Ne varsa aradığım bil ki sende bulmuşum. Senden önce yoktum seninle var olmuşum. Sende bütün ümitler, sende bütün hayaller. Beni sende arama, ben zaten sen olmuşum.
Gözlerine baktığım an dünyanın yarısı yok oluyor. Seninle geçen her an, sensiz geçenleri zorlaştırıyor. Her şeyimsin.
Aşkımsın, güzelimsin, yüreğimdeki tek dileğimsin, tutunacak tek dalım, aşım, yarınlarım, sen helalimsin.
Seni tanıdığımda hayatım anlam kazandı. Sen varsan her şey tamam sen yoksan her şey yalan.
Bir gül olmak isterdim, neden mi? Beni koparıp kokladığında vücudunun derinliklerine girip bir daha oradan çıkmamak için.. Seni seviyorum.
Bu gün bir meyhane keşfettim mezarlığın tam karşısında. Eğer ki bir gün beni ararsan ya meyhanedeyimdir yada tam karşısında.
Bir şarkı bestelesem içinde sevgimi anlatsam. Her doğan günde daha çok umut ve sev dolu olan bir şiir yazsam. Ve tüm bunlar gerçek olsa, ne dersin benimle olmaya?
Ne seni benden daha fazla seven nede benim sana daha fazla verebileceğim sevgim var. Anla işte seni ne kadar sevdiğimi mavişim.
Hayatta üç şeyi sevdim: Seni, kalbimi, ümit etmeyi. Seni sevdim sensin diye, kalbimi sevdim seni sevdi diye, ümit etmeyi sevdim belki seversin diye.
Bir gün zaman ellerinden kayar tutamazsın. Hasretle yanar yüreğin unutamazsın. Öylesine bendesin ve öylesine sende olurum ki istesen de beni unutamazsın.
Bana seni seviyorum dediğin zaman bu yalan bile olsa bu yalanı dünyanın bütün gerçeklerine değişmeye hazırım.
Kalbim kopsa yerinden, avucuna atacağım. Elimden gelse ömrüne ömür katacağım.
Seni uzaktan sevmeyi, bana bakmadan görmeyi, seni duymadan dinlemeyi, gözyaşlarımla gülmeyi, kavuşmak için sabretmeyi… Her şeyi öğrendim ama sensiz olmayı asla.
Acı çekmek bir şey değil ama neyin acısını çektiğini bilmemek kahrediyor insanı.
Aşk bir su damlası olsaydı okyanusları, bir yaprak olsaydı bütün ormanları, bir yıldız olsaydı tüm kainatı sana vermek isterdim. Ama sadece seni seven kalbimi verebiliyorum.
Uğrunda ölmedim! Uğrunda ölünecek sandığım biri için yaşadım hep.
Hayat o kadar acımasız ki bazen doğru olanı yapmak için en çok istediklerimizden vazgeçmemiz gerekir…
Her bir yaranın merhemi bulunur! Dertler çeke çeke kader unutulur!
Aşk aynı gül gibidir. Rastgele tutarsan dikenleri batar, yapraklarını açarsan duyguları akar, tutmasını bilirsen o sana tapar.
En tatlı şarkılar en acı duyguları dile getirenlerdir.
Gözlerimden akabilen yaşların acılığı hiçtir, insanı asıl ruhunda kalan yaşlar zehirler.
Ne ettik, ne gördük şu fani dünyada kötülükten gayri?
Keşke yalnızlığım kadar yanımda olsaydın. Keşke yalnızlığımı benimle paylaşsaydın. Keşke senin adın yalnızlık olsaydı da ben hep yalnız kalsaydım.
Hayatta hiç bir şeyim az olmadı senin kadar ve hiç bir şeyi özlemedim seni özlediğim kadar…..
Bir gün öleceğimi biliyorum. Beni gömenlere söyle ki ellerimi açmasınlar. Çünkü ellerimin içinde ellerinin sıcaklığını götüreceğim.
Şimdi uzak bir kenttesin ya, yağmur yağıyorsa düşüyor mu yüreğine tane tane? Sen istiyorsan gelirim serilirim kıyılarına.
Çok şey öğrendim ben ama hiç öğretmenim olmadı. Acılar öğretti bana savaşmayı ya da yıkılmayı.
Dil susar ise bir çare bulunur ama yürek susarsa bil ki hiçbir çare bulunmaz.
Koskoca odanın bir köşesine çöküp göz yaşları ve titreme içinde gidişini izledim. Bunun telafisi olamaz.
Başka gülüşler değmiş senin yüzüne… Sen bence git artık.
Bir insan acıdan delirdiğinde, diğerleri onun acısını değil, deliliğini görürler.
Belki yağmura gerek kalmazdı insanlar bu kadar kirli olmasaydı.
Eski yaralarımızın acılarını dindirecek şefkatli bir el beklerken, yeni yaralar sahibi olduk.
Ağlaya ağlaya geldiğin bu dünyada güle oynaya yaşayacağımı kim söyledi?
Sanmayın ki mutluyum. Attığım her adımda eceli bekliyorum, konuştuğum her kelimede ölümü sayıklıyorum.
O nasıl? diye soruyorlar. Öldü galiba diyorum, çünkü ömrü yettiği kadar yanımda olacaktı.
Nokta koyduysan bir kere, çevirmeyeceksin onu virgüle. Ne soru kalmalı ne de tek bir soru işareti geriye.
Bir yanıt yazın