Tuğbam » Atatürk » Atatürkün Askerlik İle İlgili Özdeyişleri

Atatürkün Askerlik İle İlgili Özdeyişleri


Bu yazı

tarihinde

tarafından yazılmıştır.

Son güncelleme tarihi:

Atatürkün Askerlik İle İlgili Özdeyişleri Nelerdir – Mustafa Kemal Atatürk hep askeri okula gitmek istemiş ve asker olmak için önüne çıkan olumsuzlukları yenmeye çalışmıştı. Sonunda istediği oldu ve görevlerinde ki başarıları onu yükseklere taşıdı. Bu yüzden askerlik onun için çok büyük bir öneme sahiptir. Bu sayfamızda Atatürk’ün askerlik ile ilgili özlü sözleri yer almaktadır.

• Ben askerliğin her şeyden çok sanatçılığını severim. (1912)

• Ben size saldırı emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman süresinde yerimize başka kuvvetler gelir başka komutanlar egemen olabilir. (1915)

• Ordumuz yaşam ve onur savaşımında ulusun amaçlarının tek dayanak noktasıdır. (1920)

• Kahraman Türk askeri Anadolu savaşlarının manasını anlamış, yeni bir ülkü ile savaşmıştır. (1921)

• Askeri eylemler, siyasi eylemlerin ümitsiz olduğu noktada başlar. Ümidin güvenli bir surette geri dönüşü, orduların hareketinden daha hızlı hedeflere ulaşmayı temin edebilir. (1922)

• Ülkemiz şu iki şeyin ülkesidir: Biri çiftçi diğeri asker. Biz çok iyi çiftçi ve asker yetiştiren bir ulusuz. İyi çiftçi yetiştirdik, çünkü topraklarımız çoktur. İyi asker yetiştirdik, çünkü o toprakları isteyen düşmanlar çoktur…bundan sonra da daha iyi çiftçi ve asker olacağız. Ancak bundan sonra asker oluşumuz artık eskisi gibi başkalarının hırsı, şanı, şöhreti ve keyfi için değil; yalnız ve yalnız bu aziz topraklarımızı korumak içindir. (1923)

• Hiçbir zaman saldırgan olmayı düşünmemiş olan ve fakat daima haksız saldırıya uğrayacağını hesap eden bir ulusun ordusu olarak, ordumuz uzun bir seferden sonra hemen diğer bir sefere başlayacakmış gibi maddi ve manevi yönden hazır bulunmalıdır. (1924)

Türkiye Cumhuriyeti sadece iki şeye güvenir: Biri ulus kararı, diğeri en elim ve güç koşullar içinde dünyanın övgüsüne hakkıyla yaraşma niteliğini kazanan ordumuzun kahramanlığı. bu iki şeye güvenir.

• Ülkenin genel yaşamında, orduyu politikanın dışında tutmak ilkesi, Cumhuriyetin sürekli dikkat ettiği önemli bir noktadır. Şimdiye kadar takip edilen bu yolda; Cumhuriyet orduları vatanın güvenilir ve sağlam koruyucusu olarak saygınlığını korumuştur. (1924)

• Cumhuriyet Orduları; Cumhuriyeti ve kutsal topraklarını güvenle koruma ve savunma gücündedir ve hazırdır. (1925)

• Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve yeteneğinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir.

• Ordumuz; Türk topraklarının ve Türkiye ülküsünü gerçekleştirmek için sarf etmekte olduğumuz sistemli çalışmaların yenilmesi olanaksız güvencesidir.

• Büyük ulusal disiplin okulu olan Ordunun; ekonomik, kültürel, sosyal savaşlarımızda bize aynı zamanda en gerekli elemanları da yetiştiren büyük bir okul haline getirilmesine ayrıca özen ve dikkat edileceğine, şüphem yoktur. (1937)

• Benim için ordumuzun değerini ifade de tek karşılaştırma şudur: Türk ordusunun bir birliği, dengini mutlaka yener, iki katını durdurur. Şimdilik bundan fazlasını istemiyorum. Çünkü fazlasını ulusumuzun yaratılıştan sahip olduğu cengaverlik zaten sağlamaktadır. Fakat bu değeri mutlaka korumak lazımdır. Bunu, askeri bir esas, bir kural olarak göz önünde tutmalıdır. Bu değer korundukça, örgütümüzü, eğitim ve öğretimimizi bu hedef ve amaca yönelttikçe, Türkiye’nin her türlü saldırıdan, taarruzdan korunmuş olacağına ve korunacağına kimsenin şüphesi kalmaz.

Reklamlar

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir